ELDE Mİ Kİ?
GÜZEL Tekir’in yaylasın,
Erciyes’in kar havasın,
Kayseri’nin pastırmasın
Özlememek elde mi ki?..
Lâle Beli, Sultan Hanı,
Çiftlik güzelin harmanı.
Doğduğum köy Gömürgen’i...
Özlememek elde mi ki?..
Hızır Dağı sen ulusun,
Yazın güzeller dolusun.
Yozeşmesi’n, Taşkuyu’sun...
Özlememek elde mi ki?..
Geç gelir dağlar baharı,
Usul usul erir karı.
Tayosman’ı, Göğdahar’ı..
Özlememek elde mi ki?..
Av peşinde döner kurdun,
Bitmiyor özlemin, derdin!
Bilalik çok güzel yerdin!
Özlememek elde mi ki?..
Nefes nefes dağ havası,
Gezersin Türkmen yaylası.
Topak Daş’ı, Kuşkayası...
Özlememek elde mi ki?..
Oğuzlar’dan Türkmen soyun,
Derelerden akar suyun.
Kuzuya karışır koyun...
Özlememek elde mi ki?..
Yollarda güzel kervanın,
Dert siler buzlu ayranın.
Köyümde Yoğurt Bayramı’n
Özlememek elde mi ki?..
Felek bize bakar şaşı,
Tez geldi ömrümün kışı.
Emmi, dayı, yâren, eşi...
Özlememek elde mi ki?..
Eseler’i, Sarılar’ı
Bal toplayan arıları,
“Baba!” diyen yavruları...
Özlememek elde mi ki?..
Ahmet der: Çayda gör demi,
Andım dayımı, dedemi.
Karış karış Türkiyem’i...
Özlememek elde mi ki?..
YENİ YOĞURT
Bugün Yeni Yoğurt Türkmen bayramı,
Törelerin yaşandığı gün bugün.
Bol olsun kaymağı, sütü, ayranı...
Törelerin yaşandığı gün bugün.
Bu bir yardım fakirine, düşküne
“Otağ” derler hakanların köşküne.
Güzellerin üç eteğin üstüne
Yeşil şalı kuşandığı gün bugün.
Bu töreyi Orta Asya’dan getirdik,
Koyunlar besleyip, kuzu yetirdik.
Çimenli yaylaya göçtük, oturduk
Türkmenlerin yayladığı gün bugün.
Ahmet der ki: Şükrederim günüme,
Saygılıyım geçmişime, dünüme.
Rastladı Fatih’in Fetih Günü’ne
Sevinçlerin yaşandığı gün bugün.
KÖYÜM
Diyorlar ki: “Akıllılar bölgesi”
Delisine özlemi var köyümün.
Yazın pek hoş olur söğüt gölgesi,
Selvisine özlemi var köyümün.
Çalışmayan kafalardan gitmez pas,
Bölünür tarlalar, pay olur miras.
Eski bana, “eski hamam eski tas!”
Yenisine özlemi var köyümün.
Göç için yaylada kete çörekler,
Sobasız, fırınsız pişer börekler...
Nerde yün kazaklar, hani yelekler!
Örgüsüne özlemi var köyümün.
Bizi bizden koparalı bu gurbet,
Küçükten, büyüğe kalmamış hürmet!
Odalar kapalı, olmuyor sohbet
Görgüsüne özlemi var köyümün.
Suya hasret kaldı bakır güğümler.
Dost, dostuna selâm vermez bu günler!
Unutulmuş ciritli eski düğünler.
Çalgısına özlemi var köyümün.
Düzelmiyor bizde niçin aralar?..
Ağalara mezar olmuş yaylalar.
Niye hâlâ kanar eski yaralar?
Sargısına özlemi var köyümün.
UTANIN!..
Her kapıda yüzer davar,
Vatanım Gömürgen Köyü.
Kululu’ da ortaokul var.
Utanın Gömürgen Köyü!
Peteklerde yok balımız,
Hakk’ı söylemez dilimiz.
Çamur deryası yolumuz...
Utanın Gömürgen Köyü!
Miras böler karış karış,
Hayır için vermez kuruş.
Kahveler dolu, cami bo!..
Utanın Gömürgen Köyü!
Ahmet der ki :Bak kadere!
Kim bakar gelir-gidere...
Hasret gidecek lidere,
Utanın Gömürgen Köyü!