BİR TÜRKMEN BEYİNİN AĞITI
(Kaynak kişi: Musa KARAASLAN)
Bir Türkmen beyi, Deliganlı oğlunu everir.
Bu gencin arhasında düşmanları fırsat gollamahdadır.
Babası, oğlunun belaya galmaması için eline silah almasını yasahlamış.
Babanın başga bir güvencesi daha varmış.
O da oğlunun çevresinde ona, gorumalıh görevi yapacah bir grup Avşar uşağının olmasıdır.
Türkmen genci, Adana’ya indiği bir gün düşmanları tarafından öldürülmüş.
Anası tarafından oğluna yakılan ağıt şöyledir:
Ağ gonağa garşı mezer,
Binme ata dağer nazar.
Öğsüz olan gırgın gezer
Dohunmayın tellerine.
Gıratın göğsünde yazı,
Sunam kime eden nazı?
Kör olsun babayın gözü
Silah vermez ellerine.
Halil ibram, başım tacı
Yürekten çıhmıyo acı.
Bülbül gonmaz mor siyeci,
Bülbül gonsun güllerine.
Omar Osman gardaşlarım
Gitmem, burada gışlarım.
Omar’ımın düğününü
Gardaşına bağışlarım.
İşliğini görüyon mu?
Bedenine dar geliyo.
Dar sıfatla öldürdüler,
Namusuma ar geliyo.
İşte geldim mezarına,
Ağlıyom ben üzerine.
Hacı bebek, düğün gurmuş
Adana’nın bazarına.
Dayanın emmi uşağı,
Yaylada galdı döşeği.
Hani “arham çoh” diyodun?
Gelmedi Avşar uşağı!
DERLEYEN: Ahmet KARAASLAN
|