
Mani maniyi açar,
Mani bilmeyen gaçar.
Haydin mani söylüyek,
Mani dertleri açar.
Maniye “maraz” derler.
Gözele “gülyaz”[1] derler.
Derdimi ele desem,
“Bu dert sana az” derler.
Maniler marşı mısın,
Cevahir daşı mısın?
Sana bir ayna versem,
Cebinde daşır mısın?
Almayı nazik soydum,
Yârin ağzına goydum.
Afiyet olsun sana,
Sen yedikçe ben doydum.
Almayı yüke goydum,
Ağzını bükegoydum.
Aldım gızını gaynana,
Belini bükegoydum.
Beyaz sevme kirlenir,
Sarı sevme çillenir.
Seveceksen esmer sev,
Sevdikçe şekerlenir.
Mektup saldım garadan,
Dağlar kalhsın aradan.
Gavuşmaya çarem yoh,
Gavuştursun Yaradan.
Bahçede ağaç direk,
Suyu nerden indirek?
Guşların dili yoh ki,
Yâre haber gönderek!
Bağlarında gül dolu,
Gapıdan geçer yolu.
Yârim gelmiş yanıma,
İşte boynumda golu.
Suyunuz ahar imiş,
Gülünüz kohar imiş.
Ben nasıl bileyim ki
Oğlunuz bekâr imiş!
Eli elcekli gelin,
Golu golcahlı gelin
Sen de mi adam oldun,
Baston bacahlı gelin!..
Minderin çitten yüzü,
Biz de biliriz sizi.
Gendini hanım sanma,
Aslında cingan gızı!
Eviniz direk ister,
Demeye yürek ister,
Benim garnım dohdur da,
Arhadaş börek ister.
Portahal dilim dilim,
Gel otur benim gülüm.
Ne dedim de darıldın?
Lâl olsun ağzım-dilim!
Maşrafam var bahırdan,
Bir yâr sevdim yahından.
Ben sevdim, o bilmiyo,
ALLAH gelsin hakgından!
Dam başında hezen var,
Hezende bir gezen var.
Gömürgen’in içinde
Gün görmedik gözel var.
Masa üstünde bekmez
Bu bekmez bana yetmez.
Gömürgen’in gızları,
Eşşeksiz sağcı gitmez.
Masa üstünde desti,
Bıçah elimi kesti.
Seni yolda bekledim,
Ne yaman ülüzgâr esti.
Gömürgen’in gızları,
Baygın bahar gözleri.
Gözlerine baharken,
Yitirdim öküzleri.
Gömürgen’in güzeli,
Pambuh gibidir eli.
Garınca da gısganır.
Görse o ince beli.
Hınzırı’nın başına,
Yaylada gel garşıma.
Gız ben seni seviyom,
Vallah gittin hoşuma.
Gömürgen’in yoğurdu,
Seni kimler doğurdu?
Seni doğuran ana,
Balınan mı yoğurdu?
Keklik vurdum kalhmıyo,
Ganı yere ahmıyo.
Gömürgen’de yâr sevdim,
Dönüp bana bahmıyo!
Garşıma gel göreyim,
Gara saçın öreyim.
Aramızda dağlar var,
Seni nasıl göreyim?
Garşıdan gel göreyim,
El uzat gül vereyim.
Aramızda dağlar var,
Seni nerde göreyim?
Şu dağlar demirdendir,
Geçen gün ömürdendir.
Felek bir pençe vurdu,
Dırnağı demirdendir.
Garşıdan el eyleme,
Gız beni deleyleme.
Öldüreceksen öldür,
Kötüye gul eyleme.
Köprünün altı tiken,
Yahdın beni gül iken.
Allah da seni yahsın,
Üç günlük gelin iken.
Köprü altında durdum,
Manine mani vurdum.
Sen gibi maniciyi,
Aldım ahıra goydum.
Köprünün altı çiçek,
Bu çiçek biçilecek.
Ah benim cahil ömrüm!
Kötüyünen geçecek!
Ekin ektim gül bitti,
Dalında bülbül öttü.
Ötmez olasın bülbül,
Yârim elimden gitti.
Mercimek evlek evlek,
Dadandı gara leylek.
Yazın yayla yayladım,
Güzün ayırdı felek.
Dereler çağlar oldu,
Gözlerim ağlar oldu.
Bir hayırsız sevdim de
Meskenim dağlar oldu.
Bu dağlar yüce dağlar,
Depeleri buz bağlar.
Ağlarsa anam ağlar,
Elgızı yalan ağlar.
Şu dağlar olmasaydı,
Lâlesi solmasaydı.
Ölüm ALLAH’ın emri,
Ayrılıh olmasaydı.
Garşı garşı hanımız,
Garşıda harmanımız.
Sen ordan çıh, ben burdan
Çatlasın düşmanımız.
Pınar başı, daş başı
Severim gara gaşı.
Çirkininen bal yeme,
Güzelinen daş taşı.
Morgoyun meler gelir,
Dağları deler gelir.
Yalınız (yalnız) yatan yârin,
Ahlına neler gelir!..
Garagoyun guzulu,
Bir ayağı bazılı.
Varın bahın goyuna
Yanı emlik guzulu.
Gara goyun gara goyun
Var yününü dara goyun.
El guzusu guzu olmaz,
Git guzunu ara goyun.
Gara goyun etl’olur,
Gavurması datl’olur.
Sevdiğini almayan,
Ölmez ama dertl’olur.
Gayfe biştiği yerde,
Bişip daştığı yerde,
Gözel-çirkin aranmaz
Gönül düştüğü yerde.
Altın bilezik şah şah,
Küstüyüsen barışah,
Aramızda dağlar var,
Mektup yazah gonuşah.
Gecede ay ışığı,
Elinde bal gaşığı,
Gene nerden geliyon,
Mahlenin yahışığı?
Mendil serdim güneşe,
Sevdiğim binler yaşa.
El sözüne inanma,
Yazılan gelir başa.
Mendilim turalıdır,
Sevdiğim buralıdır.
Gapım önünden geçme,
Yüreğim yaralıdır.
Mendilimin al yanı,
Buyur canımın canı.
Yüze gülen çoh olur,
Galpten seveni tanı.
Mendilim beştir benim,
Yüzüm güleçtir benim.
Hangi dala el atsam,
Ellerim boştur benim.
Entarimin filizi,
Kim bilir galbimizi?
Hoyrat bir yel esince,
Ayırdı ikimizi.
Dama vurdum bir depik,
Damın direği kepik.
Gız ben seni alırım,
Doğru söyle kim öpük?
Ayağında cizmesi,
Geliyo bal süzmesi.
Ne de gözel oluyo,
Nişannıyla gezmesi.
Merdiveni basamah,
Çıhma, yuharı yasah!
Paşadan emir gelmiş:
“Gızlara goca yasah!”
Merdivenin altında,
Galayladım gazanı.
Gız ben senin uğruna,
Yedim ıramazanı.
Merdiveni gırh ayah,
Gırhına vurdum dayah.
Deseler: “Yârin gelmiş”
Giderim yalın ayah.
|